Bildiğiniz üzre nişan merasimimden dolayı bir süredir
kilo verme telaşındayım. Öyle şişman denilecek bir kiloda değilim ama zayıf da
değilim hani :)) Bel bölgesi yağlanması beni ve eminim tüm bu durumdan müzdarip
olanları deli ediyordur. Gitmiyor gitmek bilmiyor, giyim tarzı değişikliğinden
mi neslin evriminden mi yediğimiz içtiğimizden mi bilinmez ama ne iğrenç
bişidir. Zayıf olsan bile oradaki o çıkıntılar keşke şişman olsam da o yağlarım
olmasa dedirtecek cinsten.Ne elbise yakışıyor ne de pantolon üzerine çektiğiniz
bir tişört.. Çok şükür ki kilo verince ilk oralardan gidiyor. Şimdi
gelelim ne yiyor ne içiyorum.. Haa bu arada nişan telaşı bitti atlattık çok
şükür :) Çok stresli bi o kadar da güzel geçti. Arkadaşlarım akrabalarım tüm
sevdiklerim yanımdaydı. Merakımdan dolayı kapı önünde yapma kararı alınca taa 3
ay önceden acaba yağmur yağar mı açık hava soğuk olur mu gibi düşünceler kafada
döndü durdu. Son bir hafta kala havalar bozdu, sürekli yağmur.. Benim ümitler
tükendi evde herkes üzgün, birbirine belli etmeden kenar köşelerde ağlamalar,
dualar.. Son 1 gün kala artık tamamen karamsarlık, iptal planları herkesin
teselli cümleleri.. Babam da annem de son ana kadar hazırlıklara tam gaz devam
ettiler babam kapı önüne kocaman bi branda gerdirdi, aman Allah ım o ne çirkin
şeydi. Oysa benim hayallerim o kadar farklıydı ki.. Evin önü geniş alan
yeşillik, şöyle sandalyeleri kafamda belirlediğim plana göre dizecektim.
Organizasyon firmasından istediğim gelin yolu ve kırmızı halıyı kapı önünden
alana doğru koyduracaktım. Balonlar, tüller kurdelalar çiçekler..Bütün hepsi
kafamın üzerinde beliren bulutçuğun içinde bir anda --pufff-- yok oluverdi..
Sabah oldu erkenden uyandım. İsteme merasimini de o gün yapacaktırk. Akşamına
da evin önünde eğlence. Güzelce süslendim arkadaşlarım yanımda herşey çok güzel
ama dışarıda ki hava hiç de hayallerimde ki gibi değil. Öğlene doğru sanki
biraz güneş açmaya başladı gibi, ama neye yarar ki dışarda kocaman bi branda
vardı ve hiç de güzel görünmüyordu. Erkek tarafı geldi ev kalabalık en az 50
kişi var.. İsteme oldu kahveler içildi eğlenmeye çalıştım çünkü bu merasim bir
daha olmayacak bu kadar insan benim için toplanmıştı. Sonrasında kuaföre gitmek
için hazırlandım. Kuaförden çıktım fotoğraf çekimine gittik açık havada. Hava
güneş, çekimler müthiş oldu orada eğlenebileceğim kadar eğlenmeye çalıştım
sevgili eş adayımlan :) Çünkü meteoroloji akşamına yağmur yağacaak diyordu :( Eve
doğru yol alırken hava hala çok güzeldi, eve vardığımızda tüm sevdiklerimiz
bizi bekliyordu. Arabadan indik ve ikimizde gördüklerimiz karşısında şaşkına
döndük, nişan alanını o kadar güzel süslemişler ki balonlar süsler tüller gelin
yolu da yerinde, gelin damat masası da pembe tülleri ve çiçeğiyle tam karşımda
:) Herkes heyecanlı mutlu hep gülen yüzler etrafımızda. O dakikalardan sonra
her şey rüya gibiydi dansımızı ettik sevdiklerimizle eğlendik müthiş bi
kalabalık ve herkes mutlu daha ne isteyebilirim :))) Sözü nişana getirince
yazdım da yazdım hi hi :) Konuyu unuttum, sıkılmadınız di mi ?? :) Diyetime
başladığımda 63,5 gibi bir kilodaydım boyum da 1,66. Şimdi sabah aç
olarak 57.8 lerdeyim. Yaklaşık 3 haftada bu sonuca ulaştım. Çok spor yapamadım
hatta haftada 1 gittiğim oryantal kursuma bile 4 hafta gidemedim.
Sabah kahvaltısını iyi yapın derler öle ama ben şu anda
kilo verme aşamasındayım yine tok tutucu vücudun gereksinimlerini karşılayıcı
besinleri bulup öğünümü hazırlıyorum. Kahvaltım da 3 hafta boyunca mutlaka 1
adet kayısı kıvamında yumurtam vardı.
Tavada da yapabilirsiniz ama yağsız ;) yağlı peynir yerine
az yağlı peynirleri tercih edebilirsiniz ama ben tam yağlıdan vazgeçemediğim
için çatalla 2 lokma edecek kadar peynir yedim :) 1-3 zeytin fazlasını yemedim
çünkü zeytin kalorili bi besin. Yanında maydanoz taze nane dereotu( aç karnına
bir tutam yendiğinde iştah kesici etkisi var) ve çay. Çay kahvem hep
şekersizdir. Bu sürece girmeden önceki kahvaltım çok daha zengin olmasına
rağmen sonrasında çay yanında mutlaka atıştırmalıklarım olurdu. Dayanamazdım ya
bisküvi ya çikolata vs. Ama diyetim boyunca öğlene kadar tek bişey yemedim
amacım biraz midemi küçültmek. Sonrasında her şey daha kolay olacaktı.
Öğlen yemeğim 4-5 kaşık sebze yemeği ya da ızgara tavuk
balık yanında yoğurt salata. Salatama zeytinyağımı da koydum. Sadece salata
yediğim zamanlar da oldu içine biraz peynir katarak zenginleştirdim mesela.
Öğlenden sonra akşam yemeğine kadar olan süreç daha zor geçti sürekli bişeyler
yeme isteği ama sonuca odaklanınca insanı hiçbir şey durduramıyor ;)) Çok canım
çektiğinde bir adet bitter yedim tamaaam :)
ilk zamanlar akşam yemeğini de öğlen gibi yapmaya
çalıştım ama kilo vermemin daha da hızlanması için akşam yemeklerini
aparatiflere dönüştürdüm.Meyve ve bi kaç eti form bisküvi bazen wassa içi
peynir dolgulu iki bisküvi arası sandwiç tam tahıllı olanından ya da bir kase
çorba.
Böyle yaptığım zamanlarda öğlenden sonra activia yoğurtla
destekledim ki tokluğum sürsün. Meyve seçimimi genelde muzdan yana yapmaya
çalıştım. Akşam yemeğimi burada noktaladım. Saat en fazla 7, 7.30 da akşam
yemeğini yemiş oldum. Öğrendiğim bişeyi sizinlede paylaşmak istiyorum,
vücudumuzun biyolojik uyku saati 11, 11.30 muş.Ve yatmamıza 5 saat kala
midemize hiçbir şeyin girmemiş olması gerekiyormuş ki vücud uyku halinde
yenilenme işlemlerinde hazır halde bulunan enerjimizden yani yağlarımızdan
kullansın. Bu da demek oluyor ki uyuyup incelebilir uyandığınızda daha ince
olabilirsiniz ki ben bunu kendi gözlerimle kendimde gözlemledim :)) Onun
dışında artık iş arkadaşınızın bile tavsiye ettiği şeyi sölicem bolll su ;)
Özellikle alkali su. Alkali su nedir nasıl yapılır ? Nasıl yapıldığını
öncelikle söyleyeyim eczaneden ingiliz karbonatı alıyoruz ve bunu içme suyumuza
katarak suyumuzu alkali hale getiriyoruz.Başka şekilleri de var içme suyuna
kabuk tarçın atmak limon sıkmak ph damlası damlatmak elma sirkesi eklemek.
Alkali suyun yaşam kalitesini artırmaktaki rolü çok büyük. Detaylı olarak bi
sonraki yazıda bahsedeceğim. Sevgiler, öpücükler muck muck ♡♡♡
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Yorum yazarak vakit ayırdığınız için teşekkürler :))